Bodrum denilince akla ilk olarak yaz aylarında yoğunlaşan turizm, mavi bayraklı plajlar ve eğlence gelir. Ancak son yıllarda yaşanan dönüşüm, bu algıyı kökten değiştiriyor. Bodrum artık sadece geçici tatilcilerin değil, dört mevsim yaşamayı tercih eden yerleşiklerin de gözdesi oldu.
Pandemi süreciyle birlikte hız kazanan büyük şehirlerden kaçış dalgası, Bodrum’u kalıcı yaşam için önemli bir merkez hâline getirdi. Özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerde yaşayan beyaz yakalılar, dijitalleşmenin sunduğu olanakları kullanarak işlerini Bodrum’dan yürütmeye başladı.
Bölgedeki konut projeleri de bu talebe uygun olarak yeniden şekillendi. Artık yalnızca yazlık değil, yıl boyunca yaşanabilir nitelikte tasarlanan konutlar, geniş sosyal donatılar ve çevreci özelliklerle donatılıyor. Lüksün sadece estetikten ibaret olmadığı bu yeni dönemde, doğa ile uyum, güvenlik, konfor ve sürdürülebilirlik ön plana çıkıyor.
Yalıkavak, Gündoğan, Gümüşlük, Turgutreis ve Ortakent gibi bölgelerde hayata geçirilen yeni nesil yaşam projeleri; özel plajlar, spor alanları, gurme restoranlar, açık hava sanat galerileri gibi birçok detayı bir arada sunuyor. Bu da Bodrum’u sadece yaz aylarında değil, yılın her döneminde cazip kılıyor.
Kalıcı yaşamı destekleyen en önemli gelişmelerden biri de Bodrum’un altyapısındaki büyük değişim. Sağlık merkezlerinin sayısı artarken, özel okullar, uluslararası eğitim kurumları, sanat ve kültür etkinlikleri gibi pek çok sosyal unsur bölgedeki yaşam kalitesini yükseltiyor. Ayrıca 7 gün 24 saat çalışan alışveriş alanları, spor kulüpleri ve kafe zincirleri sayesinde şehir hayatına benzer bir konfor sağlanıyor.
Bu dönüşümün etkisi emlak piyasasına da doğrudan yansıdı. Bodrum’da konut fiyatları son iki yılda ciddi oranda arttı. En çok talep gören bölgelerde metrekare birim fiyatları yüzde 60 ila 80 arasında artış gösterdi. Bu artış yalnızca Türk vatandaşlarının ilgisini değil, yurt dışından gelen yatırımcıları da bölgeye çekti. Özellikle Avrupa ve Orta Doğu ülkelerinden gelen alıcılar Bodrum’da hem yatırım hem de yaşam amaçlı mülk ediniyor.
Bodrum’un sunduğu avantajlar yalnızca fiziksel imkanlarla sınırlı değil. Bölge aynı zamanda sosyal ve kültürel olarak da çok katmanlı bir yapıya sahip. Yıl boyunca devam eden konserler, gastronomi festivalleri, uluslararası sanat etkinlikleri ve çeşitli topluluk faaliyetleri sayesinde Bodrum’da dinamik bir sosyal yaşam bulunuyor. Bu da kalıcı yaşamı seçenler için önemli bir tercih nedeni hâline geliyor.
Bodrum’da yaşamayı tercih edenlerin bir kısmı emeklilik sonrası sakin bir hayat için bölgeye yönelirken, önemli bir kesim de aktif iş yaşamına devam ediyor. Özellikle yazılım, medya, finans, tasarım gibi sektörlerde çalışanlar için Bodrum, hem çalışmak hem de yaşamak için cazip bir denge sunuyor.
Tüm bu gelişmeler Bodrum’un artık yalnızca yazlık bir destinasyon olmadığını, aksine dört mevsim yaşamın ve yatırımın merkezi hâline geldiğini gösteriyor. Kalıcı yaşam için aranan güvenlik, sağlık, eğitim ve sosyal donatı unsurlarının tamamına ulaşılabilen Bodrum’da artık tatilci olmak yerine, yerli olmak isteyenlerin sayısı her geçen gün artıyor.
ChatGPT’ye sor