Son yıllarda yurt dışında konut alan Türklerin sayısı dikkat çekici şekilde artış gösterdi. Peki, bu ilginin arkasında hangi ekonomik, sosyal ve politik nedenler var? Türk yatırımcılar en çok hangi ülkeleri tercih ediyor?
Yurt dışından konut alımı, artık yalnızca yüksek gelir grubuna ait bireylerin değil, orta gelirli yatırımcıların da radarına giren bir alternatif haline geldi. Son yıllarda Türk vatandaşlarının farklı ülkelerde konut edinme eğilimi artarken, bu tercihi etkileyen çok sayıda faktör öne çıkıyor. Konut yatırımının sınırları aşmasıyla birlikte, hem yaşam kalitesi arayışı hem de ekonomik güvence isteği bu hareketliliği destekliyor.
Türkiye’de yaşanan ekonomik dalgalanmalar, yüksek enflasyon ve TL’nin döviz karşısındaki değer kaybı, vatandaşları döviz bazlı gelir elde edebilecekleri yatırımlara yönlendirdi. Yurt dışında konut sahibi olan birçok Türk, bu mülkleri kiraya vererek euro veya dolar cinsinden gelir elde etmeyi hedefliyor. Özellikle turistik bölgelerde kısa dönemli kiralama, yatırımın geri dönüş süresini hızlandırıyor.
Birçok ülke, belirli bir miktarda gayrimenkul yatırımı yapan yabancılara oturum hakkı veya vatandaşlık imkânı sunuyor. Bu programlar, Türk yatırımcıların ilgisini en çok çeken nedenlerin başında geliyor. Öne çıkan ülkeler arasında:
Yurt dışında konut edinmenin bir diğer sebebi de yaşam kalitesini artırma isteği. Avrupa ülkelerinde veya Kanada, ABD gibi ülkelerde daha iyi sağlık hizmetleri, eğitim olanakları ve sosyal yaşam standartlarına erişmek isteyen aileler, çocuklarının geleceğini güvence altına almak adına bu yatırımı bir geçiş stratejisi olarak kullanıyor.
Özellikle çocuklu aileler, yurt dışındaki konutları hem yatırım hem de ileride kullanılmak üzere güvenli bir yaşam alanı olarak değerlendiriyor.
Son yıllarda Türkiye’de konut fiyatlarının döviz bazında bile yükselmesi, yatırımcıları yurt dışındaki seçenekleri araştırmaya yöneltti. Örneğin İstanbul’da merkezi bir bölgede 150 m² bir dairenin fiyatı, bazı Avrupa şehirlerinde aynı metrekaredeki bir konuta denk gelebiliyor. Ayrıca yurt dışında alınan bazı konutlar, yerel teşviklerle birlikte Türkiye’deki benzerlerinden daha avantajlı hale gelebiliyor.
Bazı yatırımcılar için yurt dışında konut sahibi olmak, yalnızca maddi bir kazanç değil; aynı zamanda “B Planı” anlamına geliyor. Ekonomik belirsizlikler, hukuki düzenlemelerdeki değişkenlikler ve siyasi tansiyonlar, insanların yurt dışında mülk edinerek alternatif bir yaşam alanı oluşturma isteğini doğuruyor.
Bu yaklaşım, olası risklere karşı bir tür teminat olarak görülüyor ve özellikle son 5 yılda hız kazandı.
Türklerin yurt dışından en fazla konut aldığı bölgeler arasında şunlar öne çıkıyor:
Gayrimenkul sektöründe vergi kaybını önlemeye yönelik başlatılan yeni uygulama kapsamında, konut satışlarında düşük bedel gösterenler…
Gayrimenkul sektöründe kariyer yapmaya karar verdiyseniz, sizi bekleyen fırsatlar kadar sorumlulukların da farkında olmalısınız. Başarılı…
Bursa’nın İnegöl ilçesinde tarım arazisine izinsiz olarak inşa edilen yapılar belediye ekipleri tarafından yıkıldı. İki…
Alüminyum sektöründe faaliyet gösteren BHT Alüminyum, yaşadığı mali zorluklar nedeniyle konkordato talebinde bulundu. Mahkeme, şirkete…
Gayrimenkul sahipleri, evlerini kiraya verirken sözleşmeye dahil ettikleri maddelerle hem mülklerini güvence altına alabilir hem…
Konya ve Malatya’daki bazı belediyeler, mülkiyetlerinde bulunan imarlı arsa ve tarla vasıflı arazileri satışa çıkardı.…